Koca bir çukurun içinden geliyorum. Adım sanım yok. Yaşım, bir torba dolusu gezegenle yarışacak kadar çok. Ben kimim ve kimdenim, bilmiyorum. Bir asır yuvarlanmış da yolumu ve yönümü yeni bulmuş gibiyim. Yahut bulup da tesadüfen kaybettiğim yönümü asırlardır arıyor gibi. Neyse ki böyle şeyler ciddi anlamlara denk gelmiyor benim için. Artık gelmiyor. Sadece sık sık merak duygum depreşiyor. Diğer insanları merak ediyorum. Onların gözleri, elleri, ayakları, fikirleri ve benlikleri olmak istiyorum birkaç günlüğüne. Mesela tek bir renk aynı anlama mı geliyor hepimiz için? Yahut aynı yolu yürürken akan hayat hepimizin beyninde tek bir cümleye mi tekabül ediyor? Fikirler bir akış halindeyken ve sevgili, yorgun evrene enerji yayarken aynı yolları kullanıyorlar mı? Farklı yolları denerken bazen korkup geldikleri gibi geri gidiyorlar mı? Hatta aşağılanmış bazı fikirler, yola çıkmaya korkuyorlar mı? Şöyle bir düşününce; kim bilir kaç tane f...
Heybemde seni anlatan kelamlar taşıyorum.